5 Kasım 2010 Cuma

sevgiyi itiraf etmek mi, hissettirmek mi daha zor ?

bu yazıyı neden yazdığımı açıkLamam gerekirse, sevdikLerime sevdiğimi söyLeme özürLü oLduğumdan doLayıdır diyebiLirim kısaca.

peki uzunca ?

uzunca da hemen, kaLkanLarımı kaLdırır ve "sevgiyi hissettirmek daha zordur ve ben zoru sevdiğimden, söyLemekten ziyade hissettirmeyi tercih ediyorum" derim.

neden biLmem ama yıLLarca annemin babamın yanındayken de bayram hariç onLarı öptüğümü hatırLamıyorum. suLuLuk gibi geLiyor bana bu. asLında suLuLuk oLur mu ? hayatının en önemLi insanLarını öpmek, onLarı sevdiğini söyLemek neden suLuLuk oLsun ki ? anLatması, yazması çok koLayda bunLarı kaLbime kabuL ettirmek çok zor.

şimdi evLiyim, bir de dünya güzeLi kızım var. ALLah herkesin çocukLarını anaLarına, babaLarına bağışLasın. dört gözden ayırmasın hiçbirini. kayınvaLidem de sağoLsun kızıma bakmak için bizde kaLıyor. e bi de ALLah uzun ömürLer versin annem var. yani anLayacağınız hayatımdaki kadın sayısı dört ( 4 ) :) e haLiyLe bunLar da bir tatLı söz bir güzeL hareket bekLiyorLar. ama kimden ? pamuktan yumuşak kaLpLi ama taş suretLi suat'tan. :)

kızım hariç kimseye o kadar rahat seni seviyorum diyemiyorum ! kızıma da diyorum ya kime diyorum, umrunda değiL. :) oLsun yine de onu çok seviyorum, canım kızım o benim.

o kadar yazdım, ne anLadınız şimdi ? sorunLuyum değiL mi ? siz değiLmisiniz sanki ? bu güzeL yurdumda sorunsuz kaç kişi gösterebiLirsiniz bana ? tamam ben sorunLuyum ve kabuL ediyorum :) bu da sorunu çözmenin birinci adımı zaten. gerisi de bir bLog açıp karaLamak.

neyse çok uzatmak istemiyorum. şimdi sıra size geLdi kızLar.

annemLer, hanım ve minik prensesim.

size bazen bağırıyor oLabiLirim, şapur şupur öpmeyedebiLirim, gün aşırı yada yıLda bir kez biLe oLsa sizi sevdiğimi söyLemeyebiLirim ama bu sizi sevmediğim anLamına geLmez ki ? biraz anLayış ! sorunLuyum diyorum işte, idare edin, aLttan aLın :)

hepinizi çok öpüyorum. sizLeri çok seviyorum, anLayın işte ! zorLuk çıkarmayın ! :)

27 Ekim 2010 Çarşamba

hani benim iLeri demokrasim ?




akp referandum sonrası, referandumda canhıraş "evet" kampanyası için çalışanları ödüllendirmeye başlıyor !

Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesi değiştiriLerek başta "beLediye başkanLarı" oLmak üzere birçok bürokrat ve kamu görevLisi "görevini suistimaL etse dahi hapse girmeyecek"!

İLERİ DEMOKRASİ İŞTE BU !





biliyorsunuz yine akp döneminin icraatlarından olan badem bıyıklı yök başkanının yoğun çabalarıyla türban artık üniversitelerimizde, liselerimizde hatta ilköğretim'de !

türbanlıların sesi yedi cihana yayılırken ( tesettürLüLere sözüm yok ancak TÜRBAN siyasi bayraktır ) ve sonrasında badem bıyıkLı karşı devrimciLer türbana kapalı yolları DEMOKRASİ adı aLtında açtılar.

türban karşıtı bir grup yıLdız teknikLi ise türban karşıtı protestoları neticesinde okula alınmama cezası aldılar !

İLERİ DEMOKRASİ İŞTE BU !



siviL darbe diyebiLeceğimiz ergenekon projesinin borazancısı oLan 3-5 medya maymununun dava ediLmesine sayın başbakan "doğru bulmuyorum" demiş ve yargıyı etki aLtına aLmaya çaLışmıştır. medyanın özgürLüğünden faLan zırvaLamış kendisi. peki aynı duyarLıLığı mustafa baLbay, tuncay özkan ve işLerinden kovdurduğu emin çöLaşan, bekir coşkun gibi isimLere neden göstermiyor acaba ?



uzun Lafın kısası, anLayacağınız bu takiyeciLerin demokrasisi kendiLerine geLince işLiyor eLe güne gösteriLmiyor.

hani benim iLeri demokrasim ?

23 Mart 2010 Salı

bir fotoğrafın anLattıkLarı



yandaki fotoğraf 2-2 berabere kaLdığımız kasımpaşaspor maçında rte stadında çekiLdi. ne anLatıyor bu fotoğraf size ?

önce eLdeki ipuçLarına bakaLım. BEŞİKTAŞ üç rakibiyLe beraber burun buruna şampiyonLuk yarışında, rakip kasımpaşa tehLike böLgesinde değiL ama yarın ne oLacağı da beLLi değiL, BEŞİKTAŞ'da camianın kabuL etmediği bir başkan GERÇEK BEŞİKTAŞLILAR ( bu tamamen başkanın tarifi ) oLan geneL kuruL üyeLerince seçiLmiş, tribünLere sistematik saLdırıLar yapan bir başkan. bu başkan'ı bu kadar paLazLandıran kim ? ona geçen sezona kadar susarak zaman tanıyan tribünLer.

şimdi tekrar soraLım. ne anLatıyor bu fotoğraf size ?

bana, takımına yada kuLübüne değiL ama başkanına küsmüş bir camiayı anLatıyor. kendi içinde parçaLara ayrıLmış bir tribünü anLatıyor. bir zamanLar omuz omuza yüzLerce kişi yürüyen tribünün, şimdi yanyana eLLi kişiyLe biLe yürüyemediğini anLatıyor. maç sonu beyoğLu'nda çeşitLi oLayLar cereyan etmiş ve bazı kardeşLerimiz kasımpaşaLıLarca darp ediLmiş duyumLarı aLdık. bunun adı da yıLLar boyu üLkemizde şu atasözüyLe anLatıLır "köpeksiz köy buLduLar değneksiz geziyorLar".

teşbihte hata oLmaz ! kusuruma bakmayın. ama BEŞİKTAŞ tribünü 2000'Li yıLLarın başındaki gibi oLsa, yani en uzak depLasmana biLe 20 otobüs gidebiLecek durumda oLsa 3-5 çuLsuzun haddine mi BEŞİKTAŞ'Lıya saLdırmak ?

peki ya tribün ? seba dönemLerindeki gibi bir duruş, bir dava yürüyüşü oLsa bu tribünLer bu kadar boş kaLır mı ? BEŞİKTAŞ taraftarını tribüne çeken şeyin başarı oLmadığını 15 sene şampiyon oLunamayan ama her sene çığ gibi artan sevgiden biLiyoruz. ( kimse bana zaman değişti taraftar değişti demesin, BEŞİKTAŞ'LıLık değişmeyen birşeydir çünkü karakteristik birşeydir )

sanırım tribünde abiLerden sonra geLen bir jenerasyon yok artık ! herhaLde en son biz ve bizden sonra ki bir grup vardı ve onLarda bizim gibi acı gerçekLeri anLamak durumunda kaLdı.

bir de şuan tribünde oLupta internet ortamında sürekLi yorumLar yapanLar var ki içLer acısı. kimisi tinerci, zibidi diye niteLenebiLecek 15-20 kişinin tribünü bozduğundan dem vuruyor, kimisi de abiLerin yokLuğunun buna sebep oLduğunu öne sürüyor. biLmiyorLar ki şimdi abi dedikLerimiz, 25-30 sene evveL 18-20-22 yaşLarındayken tribüne hakim oLamayan abiLerinden ( bekir abiLer ) tribünü istemiş ve o abiLerin şimdiki abiLerimize tribünü vermemesi sonucu uzunca bir süre kavgaLar etmiş ve tribünü aLmışLardır.

şimdi ben kardeşLerimize gidin abiLerinizLe kavga edin demiyorum ama internet gibi bir iLetişim harikası varken neden organize oLamadıkLarını neden dost edinemedikLerini ve neden sıkıLmış bir yumruk gibi heryere yürüyemedikLerini kendiLerine sormaLarını istiyorum. hee diyecekLerdir ki bu kadar yazıyorsun da sen ne yaptın ? biz ( kendi jenerasyonumuz ) kötüye gidişi farkettiğimizde bir hareket başLattık ve beLLi bir gücü uLaştık, ancak sonrasında gerek içimizde gerekse dışımızda geLişenLer bizi bu davadan soğuttu.

bu kadar yazdıkLarımdan sonra tekrar bakaLım fotoğrafa ve eLimizi vicdanımıza koyup ne gördüğümüzü itiraf edeLim.

suçLu kim ? suçLu hepimiziz ! suçLu, görünen herşeyi eLimizin tersiyLe görünmeyene iteLeyenLerdir. suçLu, tarihimizi biLdiğimiz haLde tarihimize tezat hareket edenLerdir. suçLu, ne oLduğumuzu biLdiğimiz haLde oLmamamız gerekenLer gibi oLmamız için bizi ordan oraya sürükLeyenLerdir. suçLu BEŞİKTAŞ'ı, BEŞİKTAŞ'tan aLıp BAŞKALAŞTIRANLARDIR !

YAZIMIN SONUNA ÇOK UYACAK O OTOMOTİV DEVİNİN SLOGANIYLA SON VERMEK İSTİYORUM.

EFSANELER ÖLMEZ, SADECE ŞEKİL DEĞİŞTİRİR !

11 Mart 2010 Perşembe

hovardaLığa anadoLu tokadıdır bu !



son üç sezondur değişmeyen birşey var artık Ligimizde. istanbuL'un büyükLerinin hovardaLığına atıLan yada atıLmaya çaLışıLan anadoLu tokadı !

büyükLeri yönetenLer paraLarını saçıp savururken, tribünLeriyLe cebeLLeşirken, koLtuk davası takım sevdasının önüne geçerken. anadoLu sabırLa, azimLe ve sistemLi çaLışmaLarLa, dar bütçeLere, taraftarsızLığa, medyasızLığa rağmen zirveLeri saLLıyor.

geçtiğimiz iki sezon sivasspor, bu sene de kayserispor ve bursaspor'un çıkışLarı sürpriz değiL ! istikrardan vazgeçmeden, sabırLa ve disipLinLe çaLışınca neLer yapıLabiLdiğinin resmidir.

yeni yayın ihaLesi sonrasında gördüğüm birşey var ki, o da bundan sonra ki yıLLarda anadoLu'dan şampiyon çıkmasının hayaL oLmadığı. hatta bu sezon biLe bursaspor şampiyon oLabiLir. bunun için gerekLi taraftarı da, medyası da, fikstür avantajı da var. tek handikapLarı tecrübesizLik gibi gözükse de bunu da aLi tandoğan, zapo, ömer erdoğan gibi isimLerLe aşabiLirLer. şayet bursaspor şampiyon oLursa, istanbuL'un büyük kuLüp başkanLarı ortak bir basın topLantısıyLa istifa etsinLer !

öyLesine maddi, taraftar, medya gücüne rağmen bursaspor'a, hemde zirve mücadeLesinin iLk senesinde kaybediyorsanız gereği istifa etmektir.

bundan sonra ki seneLerde büyükLerin bu hovardaLıkLarına karşın anadoLu'nun tokatLarı artarak sürecektir. bursaspor, eskişehirspor, kayserispor ve BEŞİKTAŞ'ımızın sponsorLuğunda gaziantepspor iLeriki yıLLardaki şampiyon adayLarım.

istanbuL'un büyükLeri hayaL aLeminde gezinip, avrupa'da kupa yaLanLarı atacakLarına gerekLi özkaynak atıLımLarını yapmaLı ve yerinde transferLere para harcamaLıdırLar. aksi haLde saLtanatLarı son buLacaktır.

5 Mart 2010 Cuma

footbaLL manager ( hayaL de oLsa )

düşünceLerimi ortaya koymak için, bütün dünyada kuLLanıcıLarı hatta müpteLaLarı oLan oyunun başLığıydı en uygun oLan, hayaL de oLsa.

bazen kendimi mustafa denizLi'nin yerine koyuyor ve Türkiye'deki futboL ortamını da ingiLtere'ymiş gibi düşünerek pLanLar yapıyorum. nasıL mükemmeLe uLaşırım diye düşünüyorum.

4-3-3'mü, 4-4-2'mi diyerek değiL feLsefi oLarak çözümLer üretiyorum.

ne yapardım ?

eski bir defans oyuncusu oLan bir itaLyan'ı savunma antrenörü yapardım.

eski bir orta saha virtüözü oLan bir ingiLiz'i orta saha antrenörü yapardım.

eski bir goL makinası oLan bir breziLyaLıyı forvet antrenörü yapardım.

cordoba'yı da kaLeci antrenörü yaptım mı, tamamdır bu iş.


derken transfer ve kuLübün maLi yapısının zedeLenme konusu akLıma takıLıyor. tigana'yı scout ekibinin başına getirmek bu iş için iyi bir çözüm oLur. camiada eşek değiL ya böyLesi değerLi bir teknik heyetin başına ADAM GİBİ BİR BAŞKAN buLurLar iLLa ki.

aLtyapıdan her sene iki oyuncuyu direk 11 oynatarak ve 2 süperstar yabancının yanına 4 tane de geLecek vaadeden genç yabancıdan 1'ini dahi kazansam yeter düşüncesiyLe yoLuma çıkar ve eminim özkaynak düzenine inanan, emeğe inanan BÜYÜK BEŞİKTAŞ TARAFTARInın tüm desteğiyLe efsaneLer yaratabiLirdim diye düşünüyorum.

hayaL de oLsa güzeL bee.

2 Mart 2010 Salı

paranoyak değerLendirmeLer



2007-2008 sezonu oLimpiyat stadı, İbb-BEŞİKTAŞ karşı karşıya. ekrem ekşioğLu, bobo ve hakem hakan sivriseLvi pozisyonun kahramanLarı ! hatırLadınız değiL mi ? ekrem boboya sarıLmış boboda ondan kurtuLmak için canhıraş bir mücadeLe veriyor. sonunda güdümLü hakem bobo'yu atıyor !



2009-2010 sezonu yine oLimpiyat stadı bu sefer ibb-fenerbahçe iLe karşı karşıya. bu sefer de güiza-ekrem ekşioğLu ve fırat aydınus pozisyonun kahramanLarı. son adam ekrem güiza'yı çekerek indiriyor ve kırmızı yerine sarı görerek oyunda tutuLuyor !

fener'den bize ne demeyin sakın ! dün sana, bugün ona, yarın yine sana ! ÇÜNKÜ SEN BEŞİKTAŞ'sın ve her daim çekiLemeyen, istenmeyen, engeLLenensin.

ibb başkanı gökseL gümüşdağ'ın erman toroğLu'nu biLe gönderebiLecek kuLis gücüne sahip oLduğu düşünüLünce insanın akLı karışıyor ister istemez. sizLerLe de payLaşmak istedim bu paranoyak değerLendirmemi !

ayrıca hakan sivriseLvi bizi yaktığı maçtan sonra değiL ama gökseL gümüşdağ gibi yine siyasetten aLdığı güçLe yoLuna devam eden kayserispor'un başkanının baskısıyLa hakemLikten eL çektiriLdi.

bkz. aynı sezon kadıköy'deki fenerbahçe-kayserispor maçı !




http://www.milliyet.com.tr/default.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=514492

25 Şubat 2010 Perşembe

ben seni yaraLıyken daha çok sevdim

yine sövdük, yine saydık, yine isyanımız uLaştı uLu dağLarın dumanLı dorukLarına...

hakLıyız...

herşeyimiz var ama oLmuyor...

hemen hepimiz yaz başında, bu sene yapıLanma içinde oLacak, savaşacak ve terinin son damLasına kadar formasını ısLatacak bir takım bekLiyorduk ama hiçbirimiz şampiyonLuk bekLemiyorduk, takımdaki gençLerimizin sırtına yük binmesin diye...

sonra gün oLdu devran döndü ardı ardına transferLer faLan derken bi baktık süper kupa'yı aLmışız hemde geçen yıLın şampiyonundan..

umutLanmıştık, çünkü koşan, savaşan ve hırpaLayan AV'a çıkmış KARTALLAR görüyorduk sahada...

Lig başLadı iLerLedi 3-5 hafta derken bi baktık kimsede bişey yok...BEŞİKTAŞ'ımıza bakıyoruz, süper bir kadro, kimsenin inkar edemeyeceği bir isim TİGANA ve aLemin neredeyse secde edecek kadar taptığı, takdir ettiği MUHTEŞEM TARAFTARIMIZ...

o zaman şampiyon biz oLmaLıydık...

basın biLdiğimiz gibi "önce şişir sonra patLat" poLitikasını harfiyen uyguLamaya devam ediyordu bu arada...

TİGANA şöyLe böyLe işte önce fener'i sonra cimbom'u ezdi gibisinden ( hemde kısıtLı kadro-imkanLarLa diyerekten şişiriLerek ) manşet ve haberLerLe...

geLdik bugüne...

İSYANLARDAYIZ ki buna hakkımız var...

ama insan sevdiğinin üstüne ARI kondu diye BENZİN DÖKÜP YAKMAZ Kİ

dost mecLisLerinde biLmem denk geLdiniz mi ama benim sıkça duyduğum bir keLam vardır..."BEŞİKTAŞLIYIZ BE ABİ NORMAL OLMAK NE HADDİMİZE"...

ewet biz BEŞİKTAŞLIYIZ ve bence NORMAL İNSAN SAYISI FAZLA YOK TRÜBÜNÜMÜZDE çünkü biz AŞKIMIZDAN DELİRDİK

severken de anLamLandırıLamayacak kadar çok seviyoruz, kızınca da o derece esip gürLüyor, yakıp yıkıyoruz...

ancak KESKİN SİRKE KÜPÜNE ZARAR...

zaman herşeyin iLacıdır, hepsi geçer...beLki bir tufan gibi eser de geçer, beLki bir kurşun gibi deLer de geçer ama geçer...

biz BEŞİKTAŞ'IMIZI, KARAKARTALIMIZI YARALI GÖRDÜK MÜ, DAHA ÇOK SEVERİZ bugüne dek bu hep böyLe oLdu, bugünden sonra da değişmeyecek...

DEMİRÖREN ve YÖNETİMİNİ gerek görev süreLerinde gerekse icraatLarında başarısız görebiLiriz ( bence de maaLesef öyLe ) ama yönetimi değiştirecek oLan TARAFTAR oLmamaLı...mesaj veriLmiştir ben bu işi yaparım diyen GENEL KURUL MENSUBU BEŞİKTAŞLILAR varsa çaLışmaya başLasınLar beLLi ki CAMİA YÖNETİMİNDEN MEMNUN DEĞİL...AMA FAZLASI ZARAR VERİR BİZ SAKARYA MAÇINDA MESAJIMIZI VERDİK BUNDAN ÖTESİ KABAK TADI VERİR ELALEMİN AĞZINA SAKIZ OLURUZ...

BEŞİKTAŞ'IMIZIN ÇOK BÜYÜK BİR GENEL KURUL'U VE BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU İÇİMİZDEN ( BELKİ MAHALLENİZİN ESNAFI-BELKİ BİR KAMU KURULUŞUNDA MEMUR ) OLAN SAYGIN, ONURLU GENEL KURUL ÜYELERİ VARDIR ( RENGİ BOZUKLAR TEMİZLENECEK, ANDIMIZ OLSUN )...YİNE ÜLKEMİZİN EN ÜST NOKTALARINDA BİNLERCE KİŞİYE EKMEK VEREN BEŞİKTAŞLI BÜYÜK İŞADAMLARI VARDIR...KONGRE ONLARIN İŞİDİR...

BU BENİM ŞAHSİ TESPİTİMDİR "BEŞİKTAŞ TARAFTARI KONGRELERDE TARAF OLDUĞUNDAN BERİ EN KÖTÜ SEZONLARIMIZI YAŞADIK, YAŞIYORUZ"...

BİZ İŞİMİZİ YAPALIM...KAYITSIZ ŞARTSIZ BEŞİKTAŞ'IMIZI DESTEKLEYELİM...TAŞ OLSA DAYANIR MI Kİ BU SEVDAYA, ÇATLAMAZ MI ORTA YERİNDEN...GÜN GELİR TİGANA'DA YANLIŞI VARSA DÖNER BU SEVDAYA OLAN SAYGISINDAN YADA OLACAK SAYGISINDAN

uzun ettik, kısa keseLim...

BEN DERİM Kİ, ÇOK DEĞİL MART'A KADAR SABREDELİM, EN MANTIKLISI BUDUR...ANTALYA'YA YENİLSEK DE, SİVAS'A KAYBETSEK DE BİLDİĞİMİZ EN GÜZEL AŞK BESTELERİMİZLE İNLETELİM MABEDİMİZİ...

SAĞLIKLI, GÜÇLÜ BİR KARTALIN ZİRVESİNDEN TÜM HEYBETİYLE SÜZÜLÜP AVINI KALDIRMASINI HERKES BÜYÜK BİR KEYİFLE İZLER...AMA BİZ KARAKARTAL'IMIZ YARALI DA OLSA BİLİRİZ Kİ EN ÖLDÜRÜCÜ PENÇESİNİ YATTIĞI YERDEN ATAR...

biz seni yaraLıyken daha çok sevdik KARTAL'IM...

eğer ihtiLaLLer topLumLarı refaha kavuştursa, CANIM TÜRKİYEM dünya'nın SÜPER GÜCÜNÜN MÜTTEFİĞİ DEĞİL, SÜPER GÜCÜ OLURDU...

herkesden ricam bir kez daha mantıkLa düşünmesi ve mabedimizdeki iLk maçta her zamankinden daha çok ama hırsLa değiL severek BEŞİKTAŞ'IMIZIN yanında oLması...skor ne oLursa, oLsun...

asLoLan hayattır,
hayat da BEŞİKTAŞ

haznedarLı suat

HAYATIN EN GÜZEL HALİ, BEŞİKTAŞ

12 Ocak 2007

31 Ocak 2010 Pazar

BEŞİKTAŞ'LıLara reçete

Taraftarlık adına gerçek bir efsane, FC UNİTED


Manchester United’ı tüm dünya gibi bizde biliyoruz değil mi ? Evet ! Ama soruya gelen cevapla bitmiyor konumuz, aksine başlıyor.

Müzesinde kupa koyacak yer kalmayan, stadı, yıldızları ve yıllık geliriyle dünyanın en büyüklerinden biri diyebileceğimiz Manchester United birkaç yıl önce Amerikalı işadamı Malcolm Glazer’e satılmıştı. Bunun akabinde Manchester’ın ÇARŞI’sı ( BEŞİKTAŞ’lı olduğum için bizimle kıyaslayarak bu benzetmeyi yaptım ) kombinelerini ve Manchester United’a ait tüm kartlarını kırarak tribünlerden ayrılıyorlar. ( bu konuyu aylar önce bir kardeşimle msn’de konuşmuş ve karşılıklı olarak adamların sergiledikleri duruşa olan hayranlığımızı itiraf etmiştik birbirimize. )

Ve yukarıda bahsettiğim FC UNİTED’ı kuruyorlar ( Football Club United Of Manchester ).

http://www.fc-utd.co.uk/index.php

2000 kişi olsa o ayrılıkçılar rahatlıkla bir kulüp kurup kendi ruhlarıyla mücadeleye başlayabilirler. Kendi şartlarımıza göre hesap yapalım. 900 YTL ( kapalı tribün kombine fiyatı ) x 2000 = 1.800.000,00 YTL fena para değil !

Umarım hiçbiriniz “ne var ki bunda” demeyeceksiniz. Yukarıdaki hesaptan elde edilen rakamla gayet rahatlıkla bir takım kurulabilir ve başarı sağlanabilir. Senin, benim, hepimizin taptığı BEŞİKTAŞ gibi. Bizler tuttuğumuz takımları ne için tutuyoruz ? Yada zamanında bu seçimi yaparken ne etkili oldu ? Renklerimi, başarıları mı, mazisi mi, tarihi mi ? Yoksa renkler arasına serpiştirilmiş ve tarihiyle yoğrulmuş ruhu için mi seçtik tuttuğumuz takımları ? Kimse bana BEŞİKTAŞLI OLUNMAZ, DOĞULUR demesin mümkünse !

Ben BEŞİKTAŞ’lıysam bu benim hayatımın her karesinde kendini belli ediyor. Benim takım seçimimi yaptığım yıllarda BEŞİKTAŞ, yalnız, sessiz, yeri geldi mi asi, yeri geldi mi en efendi, yenilebilen ama asla pes etmeyen bir takımdı. Taraftarlarıyla büyük tek kulüptü. Yıllarca şampiyon olamamasına rağmen eksilmek şöyle dursun, her sene daha da büyüyen bir çığ gibiydi taraftarları ve BEŞİKTAŞ.

Bugün gelinen noktada hanginiz “işte benim BEŞİKTAŞIM” diyebiliyorsunuz ? Adı mafyayla özdeşleşmiş menejeriyle, kime nasıl hizmet ettiği tartışılır cola turkasıyla, dişimizden tırnağımızdan vererek, Süleyman baba’nın (SEBA) ve arkadaşlarının BEŞİKTAŞ’a kazandırdıklarını har vurup harman savuran yönetimimizle, fenerli, galatasaraylı, çemişkezeksporlu GENEL KURUL ÜYELERİMİZLE, sözünden dönmekle kalmayıp, işi kotarmak adına çevir kazı yanmasın mantığıyla battıkça batan başkanımızla, ( tribünleri yazmıyorum bile, çünkü herkes görüyor, biliyor ) hangimiz diyebiliriz “işte benim BEŞİKTAŞIM” diye ?

Şimdi tekrar düşünelim, kendi bildiğin BEŞİKTAŞ’ı yaşatmakmıdır taraftarlık, yoksa “zaman değişti, artık BEŞİKTAŞ bu” diyip elindekiyle yetinmek ve değişen BEŞİKTAŞ’ınla taraftarlık imajını da değiştirmekmidir ?

Bence gerçek taraftarlık FC UNİTED’ı kuranların yaptığıdır. Kendilerini ayakta alkışlıyorum.



yukarıdaki yazıyı ayLar önce imrenerek yazmıştım. bugün ise BEŞİKTAŞ'LıLarın tek reçetesi yukarıdaki örnektir.