14 Şubat 2011 Pazartesi

kayıplar sonrası




ikinci yarı başlar başlamaz buca ve antep bld maçlarını saymazsak kayıplar aldı başını yürüdü maalesef. bunda dış etkenler kadar iç etkenlerin de varlığı yadsınamaz.

dış etkenleri artık saymayacağım zira kendimi bildim bileli süre gelen şeyler. hakemler, yanlı medya yetmezmiş gibi, yayıncı kuruluş, hükümet ve kulüpler birliği denen bir vakfın başkanının kucağındaki bir federasyon.

iç etkenlerden söz edelim. schuster en ağır eleştirileri aldığı ilk yarıda bile onun yanında oldum fikir olarak. hala da yanındayım ve yanında olacağım. ancak kafamı kurcalayan, sormak istediğim ama muhatap bulamadığım sorularda yok değil !

1-ismail köybaşı formunun zirvesindeyken sakatlıktan yeni çıkmış ve yetenekleri her zaman kısıtlı olan ibrahim üzülmez ısrarı niye ?

2-toraman son maçlarda iyi niyetle mücadelesini sürdürse de agresifliğini ve hatalarını görmemek niye ?

3-Q7'nin hemşehrileri gelmesine rağmen ikinci yarıda artan ciddiyetsizliği niye ?

4-sürekli rakiplerin oyununu eleştirmek ve kendi hatalarını ortaya koymamak niye ?

5-dünyanın her yerinde zayıf takımlar güçlü takımlara karşı skor ve denge ne olursa olsun savunma ağırlıklı oynarken sivri demeçlerle Türkiye'dekileri küçük görmek, antipati yaratmak ve sonrasında da bunlarla başedememek niye ?

ben her halükarda senin yanındayım schuster ! benim gibi binlerce BEŞİKTAŞ taraftarı da yine her halükarda SEVDASININ PEŞİNDE ! ama gözünü seveyim biraz hatayı kendinde ara. çünkü bu kadro ciddi, istekli ve doğru oynarsa hakemleri de yener !..

haydi schuster dayı ( ali ece yorumuyla ) sana güvenenleri mahcup etme ve seni alaşağı etmek için tükürük üstüne tükürük atanlara yalat tükürdüklerini ! zira iyi biliyoruz ki bizim medya maymunlarımız haklının değil güçlünün ve kazananın yanındadır !..

aşağıdaki hareketini de en sonunda kazanan ve haklı olarak seni ve bizi çekemeyenlere yap :)

1 Şubat 2011 Salı

sakatlıklar sonrası görmek istediğim BEŞİKTAŞ


sakatlıklar sonrası görmek istediğim BEŞİKTAŞ'da bence 6 yabancı sahada olmalı. kulübedeki yabancılar bobo ve fernandes olmalı. diğer yedekler hakan,ekrem,erhan,nobre,ali kuçik şeklinde olabilir yada nihat sağlamsa ali kuçik'in yerine o girebilir kulübeye.

orta sahada necip'ten kesinlikle faydalanmalıyız. son maçlarda tutuk ve bencil gördüğüm Q7'nin 1-2 maç tribüne çıkması yada bobo'nun yerine kulübede olması uygun olabilir, tabii hoca olmadığım için takım içindeki ağırlığını ve gerekliliğini bilemiyorum. ismail köybaşı'nın teknik kapasitesi, isteği ve mücadeleciliğinden ileri üçlü'nün solunda faydalanılmalı. hemen olmasa bile 1-2 maç sonra bence kesinlikle verim alınabilir. ernst bu takımın bence olmazsa olmazlarından. oyun disiplini, mücadelesi ve hücuma katkısı yadsınamaz. GUTİ REİS ve simao için şunu bunu yazmanın anlamı yok. çünkü profesyonellikleri ve takıma katkıları ile oynadıkları her takımın en önemli parçaları konumundalar.

defansta hilbert'in mecburiyeti belediye maçından sonra daha iyi anlaşıldı. ibrahim üzülmez belediye maçında kötüydü ama toparlanacaktır. göbekte toraman ve sivok şuan alternatifsiz gözüküyor. kalede rüştü hazırsa görevi devralmalı aksi halde hakan geçicekse kaleye taraftar ona güven ve sevgi vermeli. iyi kaleci ancak o da diğer kalecilerimiz gibi yan top zaafı yaşıyor. extra olarak buna güven zaafiyetini de ekleyebiliriz ki bunu taraftarın desteği ve sevgisi giderebilir.

almeida belediye maçının ilk bölümlerinde sürekli çizgiye gelerek beni delirtti ancak onun da bitiriciliği tartışılmaz. 3'te 3 5'te 5 15'te 15 önemli değil. önemli olan benim için şu ki ben sahada görmek istediğim BEŞİKTAŞ'ı görüyorum. mücadele var, hücum var, estetik var. tabii ki hata da var ama hatasız bir takım var mı dünya üzerinde ? kaldı ki BEŞİKTAŞ daha yeni kurulmuş bir takım ve bugünlerden çok daha güzel günler bizleri bekliyor.

belediye maçından sonra..

zulümpiyat işkencesinden ve moral bozukluğundan sonra özetleri izlememiştim. dün gece yatmadan önce şöyle bi baktım pozisyonlara. aurelio'ya direk, cesurca ve tereddütsüz kırmızı çıkaran fırat aydınus, gökhan ünal'ın pozisyonunda cesaretini neresine sokmuştu acaba ? olimpiyat'taki hakem hataları!!! dikkat çekici boyutlara ulaştı ! federasyon, hükümet, belediyeler üçgenini dikkatlice incelemek çok sorunun cevabını verebilir. ben bunu 2 mart 2010 tarihinde kendi bloğumda irdelemiştim, hee kim irdelendi derseniz tabii ki hiçkimse

http://haznedarli.blogspot.com/2010/03/paranoyak-degerlendirmeler.html

ben takımımdan memnunum ve mutluyum. hatalarımız yok mu ? elbette var. eksiklerimiz yok mu ? elbette var.

ama sahada koşmayan, mücadele etmeyen birini görmüyorum !

45-50 dakika eksik oynayan takımım bu Ligin en diri takımlarından birini hakemlerle beraber kendi sahalarına hapsedebiliyor !

yaşlı olarak eleştirilen takımım yine yukarıdaki şartlarla beraber 90 dakika maçı bırakmıyor !

MUHTEŞEM TARAFTARIMIZ zulümpiyat stadını günün şartlarına göre muazzam şekilde dolduruyor ve kıskandırırcasına takımını destekliyor !

şampiyon olmasakta, kupalar almasakta BEŞİKTAŞ BİZİM !

kurda kuşa yem etmeyiz sevdamızı !

yenileceksek böyle yenilelim !

sürünerek yaşamaktansa ayakta ölmek onurumuzdur !